Mutluluk felsefesiyle bütünleşmiş en önemli düşünürlerden biri olan Epikür (MÖ 341 – MÖ 270), ahlak felsefesi üzerine kafa yormuş ve acının ortadan kaldırılmış olduğu bir mutluluk arayışına odaklanmıştır.
Bedensel hazdan çok akla ve aklın yaşatacağı hazza önem veren Epikür’ün görüşlerini içeren ve bunları yorumlayan bu kitaptan aldığım 10 not ile mutluluk ve haz üzerine bir takım ipuçlarına sahip olabilirsiniz:
Mutlu ve ölümsüz olan, ne kendisi huzursuzdur ne de başkasını huzursuz eder. Bu sebeple de olaylara öfkeli ya da taraflı yaklaşmaz. Zira bu özellikler yalnız zayıf karakterlerde bulunur.
İnsan bütün evrenin doğasına vakıf olmazsa korkularından da kurtulamaz ve atalarının ona anlattıklarına inanmak zorunda kalır.
Doğanın bize verebilecekleri sınırlıdır ve kolay elde edilebilir. Sınırsız olan boş isteklerimizdir.
Kuvvet ve zenginlik insana kendini diğer insanlara karşı güvende hissettirse de esas huzur kendini kalabalıklardan tamamen uzaklaştırmakla edinilebilir.
İster kısa isterse sonsuz zamana sahip olalım, alınacak haz aynı ölçüde olabilir. Yeter ki hazzın sınırları akılla çizilmiş olsun.
En büyük hazza hiçbir acı hissetmediğimiz zaman ulaşırız. Haz varken kesintiye uğramadığı sürece ne beden ne de zihin acı çeker.
Hayatın sınırlarını bilen insan yoksunluktan kaynaklanan acıdan kurtulmanın ve hayatı mükemmel hale getirmenin ne kadar kolay olduğunu bilir. Bu yüzden kazanması zor olan şeyleri istemez bile.
Doğal olmakla beraber yerine getirilmedikleri zaman bize gerçek bir acı vermeyen arzular boş görüşlerden doğmadırlar ve bu arzulardan kurtulamamanın sebebi gerekli olmaları değil, insanın boş hayalleridir.
Hiçbir zaman net bir adalet var olmamıştır. Hukuk herhangi bir yerde ve herhangi bir zamanda toplum içinde kötülük etmemek ve kötülük görmemek için yapılmış bir anlaşmadan başka bir şey değildir.
Hiçbir haz temelinde kötü değildir. Ama hazzı oluşturan bazı etkenler aslında hazdan daha büyük huzursuzluğa sebebiyet verebilirler.
Toparlamak gerekirse, Epikür’e göre hayattaki en önemli şey “mutluluk” ve buna giden yol ise “haz”dır. Tabii, hazzın sınırlarını doğaya ve akla uygun çizmek gerekmektedir.
“Hoş Geldin Yabancı, Burada En Büyük Amacımız Mutluluktur” kitabını Modern Bilgelik Kavramları ile bağdaştırmak gerekirse, şu kavramları incelemenizi tavsiye ederim: